Haber

Kemal Kılıçdaroğlu Düzce’de: “Sayın Kemal Eşit Haktır, Hukuktur, Adalettir”

Haber: EMRE SERCAN IKE – Kamera: DURSUN ALKAYA

Millet İttifakı Başkan Adayı ve CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Düzce nda vatandaşlara seslenirken. “Fakat fakir adamın çocuğu üniversiteyi bitirmiş işsiz. Yıllardır iş arıyor iş bulamıyor” dedi. “Hak, hukuk, adalet” sloganlarına yanıt veren Kılıçdaroğlu, “Kim mazlum olursa -oy kullansa da- ben adaletten yanayım. Çünkü zulme sessiz kalan dilsiz şeytandır. Haksızlıklar karşısında sessiz kalın. Kemal Bey haktan, hukuktan, adaletten yanadır” dedi.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bugün Bolu’daki mitinginin ardından Düzce Kılıçdaroğlu’na gelen Düzce mitinginde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na eşlik etti. Kılıçdaroğlu, Düzce’de şunları söyledi:

“TÜRKİYE’Yİ AYDINLATMAYA HAZIRIZ: Düzce’de çok güzel bir değişim olduğunu görüyorum. Bu değişiklikten memnun musunuz? Ben de memnunum. Hep birlikte omuz omuza Türkiye’yi aydınlığa ve düzlüğe çıkarmaya hazır mıyız? Birlikte mücadele etmeye ve demokrasiyi getirmeye hazır mıyız? Her eve huzur ve bereket getirmeye hazır mıyız? Beşli Çeteler tarafından çalınan parayı geri getirmeye hazır mıyız? Hepsini getireceğim; Onu sana, bu millete vereceğim.

BEYİN BORCU OLACAK KEMAL’İN HAVA KİRLİLİĞİ SORUNUNU ÇÖZMEK İÇİN BURADA: Çok keyifli bir coğrafyada yaşıyorsunuz. Ormanlarınız var, harika hoşlar. Bundan dolayı böylesine keyifli bir coğrafyada hava kirliliği olduğunu kimse kabul etmez. Sözüm sözümdür; Buranın hava kirliliği sorununu çözmek Kemal Bey’e borç olacaktır. 22 yıldır başaramadılar. İmkansız değil, kolay bir şey. Burada doğalgaz dağıtan firmayı arayacaksınız ve ‘Bakın bu köylere doğalgaz götüreceksiniz’ diyeceksiniz. Bitti, bu kadar. onu alacaksın

MUTFAKTAKİ YANGININ FARKINDASINIZ: Bir şey daha yapacağız. Hiçbir fakir ailenin veya fakir ailenin doğalgazı, elektriği, suyu kesilmeyecek. Asla kesilmeyecek. Sevgili anneler size bir şey söyleyeyim; En büyük acıyı yaşayan sizlersiniz. Mutfakta çıkan yangının farkında olan sizlersiniz. Pazara giderken yolda aldığınız ürünlerin fiyatlarının haftadan haftaya nasıl arttığını bilen sizlersiniz. Sizler Türkiye Cumhuriyeti devletinin soğana muhtaç olduğunu bilen vatandaşlarsınız. O bağlamda olaya bakıp değerlendirmek gerekiyor.

SAĞ ELİN VERDİĞİNİ SOL EL GÖRMEZ: Aile Yardımı Sigortasını Allah’ın izniyle düzelteceğiz. Hiçbir fakir aile ‘gelirim yok’ demez. Her kadının bir banka hesabı olacak. Sosyal devlet parayı her ay düzenli olarak o ailenin hesabına yatırır. Kadın gidip bankadan parasını çekecek, çocuklarının geçimini sağlayacak. Fakir olduğunu ancak sosyal devlet bilecek. Sağ elin verdiğini sol el görmez. Bu çerçevede hareket edeceğiz. Bazı kadınlar ‘Bize altın hesabı açar mısınız?’ diyor. Ben de sözünü verdim. Fakir ailelerdeki kadınlara altın hesabı açacağız ve merak etmeyin, hiçbir çocuğun aç yatmayacağı güzel bir Türkiye inşa edeceğiz. Merak etme.

BU ONUR SİZLERE, BİZE, TÜRKİYE YETER: Çocuklar, hazır mısınız? Özgürlüğe hazır mısın? Size şunun sözünü veriyorum: 5 milyon 300 bin genç ilk kez sandık başına gidip oy kullanacak. 5 milyon 300 bin genç dünya siyaset tarihine güzel bir hediye bırakacak. ‘Bu hediye nedir’ diyeceksiniz. Verdikleri oylarla ‘Gençler Türkiye Cumhuriyeti’nde otoriter bir yönetimi demokratik yollarla emekliye ayırdı’ diyecekler. Bu şeref size, bize, Türkiye’ye yeter. Hatırlamak; Sandığa gideceksin, oy vereceksin, arkadaşlarını ikna edeceksin. Demokrasiye, hukuka ve adalete oy vereceksiniz. Senden tek istediğim bu. Onun dışında göreceksiniz Allah’ın izniyle cumhurbaşkanı olduğumda sizlerin oylarıyla beni özgürce eleştirebileceksiniz. Annen, baban sana ‘bunu tweet atma oğlum, kızım, başın belaya girer’ demez. En özgür haliyle eleştireceksin. Sana özgürlüğün bütün kapılarını açacağım. Beyler, gerçekten göndereceksiniz. söyledim.

MUTFAKLARDA YANGIN VAR, SARAYDA YOK YOK örn.: Kadınlar ve gençler bu ülkeye demokrasi ve bereket getirecek. Yeter artık gerçekten yeter. Mutfaklarda yangın var, sarayda yok mesela. Saraydaki herkes hayatından memnun. Herkesin keyfi yerinde. 3-5 yerden maaş alanlar var. Ancak fakirin üniversite mezunu çocuğu işsizdir. Yıllardır iş arıyor ve iş bulamıyor. Merak etme. Saraylarda yaşamak gibi bir niyetim yoktu. Asla olmayacak. Bir yere gitmem gerekirse, evime giderim. Mütevazı bir evim var. Aslında hepiniz benim mutfağımı az çok biliyorsunuz. Orada huzur içinde yaşıyoruz. Herkesin ev mutfağı bereketli olsun istiyorum. Allah’ın izniyle sizlerin oylarıyla seçilirsem Saray’a değil, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Çankaya’sına, mütevazi köşküne gideceğim.

SON İKİ YIL İÇİNDE O SINIRDAN SURİYE’YE SEVKİYAT YAPACAĞIZ: Arkadaşlar size bir sözüm daha var. Muhtemelen şu anda askerlik yapmadınız. Sonuna kadar gidip askerliğini yapanlar orada bir tabela görecekler. ‘Sınır onurdur’ derler. Dolayısıyla ‘Hiç kimse sınırdan Türkiye’ye el sallayarak gelmiyor’ demektir. ‘Askerlerimiz, güvenlik güçlerimiz sınır güvenliğini sağlıyor’ diyorlar. Olur böyle şeyler. Şimdi sana bir sözüm var. En geç iki yıl içinde 3 milyon 600 bin Suriyeli kardeşimizi o sınırdan Suriye’ye uğurlayacağız. Sadece Suriyelileri değil, Afganları da göndereceğiz.

GAZİ MUSTAFA KEMAL’İN DEDİĞİ GİBİ ‘YURTTA BARIŞ, DÜNYADA BARIŞ’ OLACAK: Merak etme. Biz önce kendi insanımızı, milletimizi düşünüyoruz. Ülkemizin çıkarlarını düşünüyoruz. Ama müteahhitlerimiz yollarını, köprülerini, okullarını Avrupa Birliği fonlarıyla yapacaklar. Can ve mal güvenliklerini sağlayacağız. Dolayısıyla dış politikamızı 180 derece değiştirip barış odaklı hale getireceğiz. Gazi Mustafa Kemal’in dediği gibi “Yurtta sulh cihanda sulh”. ve barış içinde hareket edeceğiz. Bütün komşularımızla barış ve uyum içinde yaşayacağız.

‘BUNLARI İSTEMİYORUZ, YORGUNUZ’ DECEKSİNİZ: ‘Hırsızların saltanatını yıkacağız’ diyor. İki kesim benim başkan olmamı istemiyor. Bir; Beşli Çeteler. Beşli Çeteler, ‘Aman Kemal Bey her kimse değil’ der. Yuhalama. Sandığa gidin ve oy kullanın. Orada iradeni göster. Sandığa gideceksin, Türkiye’de ne gerekiyorsa yapacaksın. ‘Biz bunları istemiyoruz, bıktık’ diyeceksiniz. Vallahi bıktık bundan. Bu yeterli. Milleti yok ettin. göndereceğiz. Merak etme. Göndereceksin, sen. Biliyorum.

MR’DA GÖRECEKSİNİZ KEMAL’İN GÜCÜ, FINDığın PLOSU 4 DOLARA TÜRK LİRASI OLACAK: Üzülmeyin; Benim de umudum sensin. Beraber çıkacağız, beraber yoldaş olacağız. Türkiye’ye demokrasi ve barışı getireceğiz. Türkiye’de herkesin barış içinde yaşamasını sağlayacağız. Esnafımız perişan, durumunu biliyorum. Çiftçimiz perişan, onun durumunu da biliyorum. Fındık üretiyoruz, fındıkta dünya birincisiyiz. Ama diğerleri milyarlar kazanıyor, biz değiliz. Ben konuştum; Ordu Giresun’da konuştum. Siz de fındık üretiyorsunuz, ben size söz vereyim. Göreceksiniz Kemal Bey’in yönetiminde fındığın kilosu 4 dolara Türk Lirası olacak.

SİZ PARAYI VATANDAŞA VERİYORSUNUZ, BEN VATANDAŞA VERECEĞİM: ‘Parayı nereden bulacaksın’ diyecekler. Hep bu soruyu soruyorlar. Peki sen parayı Beş Çete’ye ver, ben vatandaşa vereyim. Sen parayı taraftara ver ben vatandaşa vereyim. Vatandaş haklı. Ayrıca Beşli Çete’den yurt dışına kaçırdıkları tüm parayı da getireceğim. Son kuruşuna kadar indirip millete vereceğim.

ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ PERSONELİ HEPİNİZ SİGORTALI OLACAKSINIZ: Orman köylüleri var, onların kasvetleri var, biliyorum. Orman köylüleri toplumun en fakir kesimidir. Ben de bunun farkındayım. Muhtemelen Vahidi fiyatını hiç duymadınız ama bu abi, bu amca, bu dede çok iyi biliyor. Vahidi fiyat mı demek? Orman köylüsünün emeğinin, alın terinin karşılığını vermektir aslında. Bu verilmez. Buradan tüm orman köylülerine sesleniyorum; Huzur içinde, bayram havasında sandığa gidin, hakkınızı teslim edecek kişiye oy verin. Hepiniz taşeron değilsiniz, maaş alıyorsunuz, Orman Genel Müdürlüğü’nün işini yapıyorsunuz. Hepiniz Orman Genel Müdürlüğü’nün sigortalı çalışanları olacaksınız. Bu sayede herkes kazanacak, herkes üretecek ve herkes emeğinin karşılığını alacaktır. Hiçbir emeği sömürmeyeceğiz.

BAY. KEMAL HAK, HUKUK, ADALET EŞİTTİR: Haksızlığa uğrayanları biliyorum. Ne olduğunu çok iyi biliyorum. Mağdur olan binlerce insan var. Bunu ben de biliyorum. Yargıya başvurdu ve beraat etti; ‘Başlamayacağım’ diyor. Savcıya gidip dava açtılar. Savcı ‘Bunda dava edilecek bir şey yok’ dedi, onu da başlatmıyorlar. Herkese hakkını vereceğim. O Ankara-İstanbul yolunda 450 kilometre yürüdüm. Adalet için 450 kilometre yürüdüm. Bir geceliğine Düzce’deydim, burada da kaldım. Bu nedenle kim haksızlığa uğrarsa -oy kullansa da vermese de- adaletten yana yanındayım. Çünkü zulme sessiz kalan dilsiz şeytandır. Haksızlık karşısında sessiz kalmayacağız. Haksızlığa isyan edeceğiz, haksızlığı ortadan kaldıracağız. Endişelenme. Hak, hukuk, adalet eşittir Kemal Bey. Bunu bileceksin.

BİR ANNE BESLENME ÇANTASINA NELER KOYACAĞINI HİÇ DÜŞÜNMEZ: Köylerdeki bütün okulları kapattılar. Ben konuştum; Bütün köy okullarını açacağız. Cumhuriyetin 100. yılında 100 bin yeni öğretmen ataması yapacağız. Bu sayede her okulda öğretmen olacaktır. Bütün köylerde çocuklar anneleri tarafından güler yüzle okula gönderilecek. Bir şey daha yapacağız. Beslenme çantası uygulamasını sonlandıracağız. Çocuk okula gidecek; Suyunu, sütünü içecek, yemeğini akranlarıyla birlikte yiyecek. Tok karnına evine döner. Bütün çocuklar bire bir yemek yiyecek, bütün çocuklar huzur içinde doyacak. Bu sayede bir anne asla ‘sefer kutusuna ne koysam’ diye düşünmez. Bunu da sağlayacağız.

ANNELER ÇOCUKLARINIZ İÇİN ÇALIŞIYORUM: Anneler, sizin için çalışıyorum. Anneler, çocuklarınız için çalışıyorum. Anneler mutfağınız bereketli olsun diye çalışıyorum. Anneler Gangs of Five’dan alacağım, size vereceğim. Huzurun için vereceğim. Anneler, çocuklarınız işsiz. Bunu da çok iyi biliyorum. Çocuklarınız için bir iş bulmak benim görevim. Bir evde işsiz varsa, çocuk da işsizse, o evde ne annede ne babada huzur olmaz. Onu da düzelteceğiz. Endişelenme.

BİZE MİLLİYETÇİLİK DERSİ VEREN KİŞİ ANNESİNDEN DOĞMUŞ DEĞİLDİR: Zaman zaman ‘masa altı olmaz, masa üstü olmaz, masa başı olmaz’ diye terör örgütleriyle ilişkimiz varmış gibi bizden bahsediyorlar. Yuhalama. CHP’nin altı okundan biri de milliyetçiliktir. Bize milliyetçilik dersi verecek kişi henüz annesinden doğmamıştır. İşte söylüyorum; Terörizm bir insanlık günahıdır. Kimden ve nereden gelirsek gelelim hep birlikte mücadele edeceğiz. Bununla ilgilenmek bizim görevimiz. Bir şey daha; Bize milliyetçilik dersi verenler unutmasın. Daha düne kadar lanetlediğin adamların ayağına gittin ve para dilenmek için diz çöktün. Bunu kabul etmiyoruz. Bize milliyetçilik dersi verenler, Süleyman Şah Türbesi’ndeki bayrağı – toprağımız, bayrağımız dalgalanıyor – indirdiler, Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırdılar. Sözüm sözüm Türkiye’ye sözüm sözüm; O bayrak oraya gidecek, Süleyman Şah Türbesi de gidecek. Kalkıp bize milliyetçilik dersi veriyorlar.

HERKESİN SAYININ BAŞININ ÜZERİNDE BİR YERİ VARDIR. KEMAL:

DEVLETİ SALLAYANLARA OY VERMEYİN: Sandığa giderken komşunuzu, akrabanızı, akrabanızı götürmeyi unutmayın. Birlikte sandığa gidin. Oy kullanırken elinizi vicdanınızın üzerine koyun. Adalet için, hukuk için, alın teriniz için oy verin. Hırsızlar için değil. Devleti soyanlar için değil. Devleti soyanlara oy vermeyin. Kul hakkını yemem, kul hakkını yedirmem. Herkesin bilmesine izin ver. Bunu ben söylüyorum ama onlar söyleyemiyor mesela. ‘Ben köle yemem’ diyemez. ‘Köle yemem’ diyemez. Bunu sadece Kemal Bey söylüyor. Diyor Millet İttifakı Başkanı. Kul hakkını yemem, kul hakkını yedirmem.

İLAÇ BARONLARINI BU TOPRAKLARDAN KURUTACAĞIM VE KESECEĞİM:

ASLA BİR YOLSUZLUK BELGESİNİ İMZALAMAYIN: Kamuda çalışanlar en küçüğünden en büyüğüne kadar hepinize şunu söyleyeyim; Asla bir yolsuzluk belgesinin altına imza atmayın. Doğru yemeyin. Yemek yemeye hakkınız varsa, beni karşınızda göreceksiniz. Bunun dışında herhangi bir sorunum yok.

SURİYELİ KARDEŞLERİMİZİ VE AFGAN KARDEŞLERİMİZİ KENDİ ÜLKELERİNE GÖNDERMEYE HAZIR MIYIZ: Son sözüm. Hazır mıyız? Demokrasi ve özgürlükleri getirmeye hazır mıyız? Her eve huzur ve merhamet getirmeye hazır mıyız? Suriyeli ve Afgan kardeşlerimizi kendi ülkelerine uğurlamaya hazır mıyız? Güzel. Sonra bayram havasında sandık başına gider, Türkiye’ye demokratik bir yönetim getirmek için oy kullanırız.

BURAYA GÜZEL BİR STADYUM İNŞA EDECEĞİM: Sözüm gence olsun; Buraya güzel bir stadyum yapacağım. benim kelimem. Sen spor Sen olduğun sürece, biz mutlu olacağız. İşte böyle dünyaya uygun sporcu yetiştiren bir ülkeyiz. Stadyum olacak, göreceksiniz. İl başkanına, seçilecek milletvekiline söyleyin. haberler Bana hatırlatması için ver. Bir anlaşmamız var mı? Her şey çok hoş olacak. Allah’a yemin olsun ki her şey çok güzel olacak. Sizin için, bu ülkenin insanları için çalışacağım. Bu ülkenin insanları için çalışacağım. Bu ülkede barış ve merhamet için çalışacağım.

Soygun Nizamnamesini, Harami düzenini BİTİRECEĞİZ: Saraylarda gözüm yok. Mütevazi meskenimde sizlerle birlikte yaşamak benim için en büyük onurdur. Bu şerefi hayatım boyunca hep taşıyacağım. O kadar parayı boşa harcamayacağım. Ayrıca Cumhurbaşkanlığına bağlı 16 uçak bulunuyor. 16 uçak satacağım, orman yangınlarında kullanılmak üzere yeni uçaklar alacağım. Böyle beş yerden maaş alma saltanatına da son vereceğiz. Vatandaşın çocuğu işsiz 5-6 yerden maaş alıyor. Devleti soyuyorlar. Hırsızlık düzenine, kanunsuz düzene son vereceğiz” dedi.

Kaynak: ANKA / Güncel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu